Alayina Isyan
- 264bladzijden
- 10 uur lezen
Mine Söğüt is een Turkse schrijfster wier werk diepgaande verkenningen van de menselijke conditie biedt. Ze staat bekend om haar duiken in de complexiteit van identiteit en maatschappelijke druk, allemaal weergegeven door een kenmerkende verhalende stem. Söğüts proza wordt gekenmerkt door scherpe observatie en lyrische kwaliteit, waardoor lezers in rijke emotionele landschappen worden getrokken. Ze benadert haar onderwerpen met diepe empathie en belicht de subtiele nuances van het dagelijks leven en de innerlijke werelden van haar personages.


“Girdiği kabın şeklini alan su, geçtiği yolların rengini de çalarmış…”Mine Söğüt’ten Unutulmayacak Delilik HikâyeleriBeş Sevim Apartmanı – Rüya Tabirli Cinperi Yalanları, Kırmızı Zaman, Şahbaz’ın Harikulâde Yılı 1979, Madam Arthur Bey ve Hayatındaki Her Şey gibi romanları ve çeşitli biyografi, monografi, söyleşi kitaplarıyla okurların yakından tanıdığı Mine Söğüt bu defa hikâyeleriyle karşımızda.“…kendini öldürme fikrini bu kadar çok seven biri kendini de çok seviyor demektir... kendini ve deliliğini” diyen yazar, Deli Kadın Hikâyeleri kitabında, aklın kıyısında gezinen, kadınlıklarını bir lanet gibi sırtlarında taşıyan, hepsi “kaybetmeye” yazgılı, içe işleyen yalnızlıklarıyla kalp burkan hayatları, varoluş kâbuslarını anlatıyor. Kitapta ayrıca, Bahadır Baruter’in bu hikâyelerin izlenimleriyle yaptığı on resmi de yer alıyor. Kalemini zehire, kana, cinnete, ölüme ve hayata aynı lezzetle batıran Mine Söğüt’ten unutulmayacak yirmi bir delilik hikâyesi...